How to Train Your Dragon

Berk adası, uzun yıllardır Vikingler ve ejderhalar arasında süregelen düşmanlıklarla tanınan bir yerdir. Bu topraklarda, Vikinglerin genellikle ejderhaları acımasızca avladığı bir dünyada, genç bir Viking olan Hıçkıdık, alışılmadık bir yaklaşım benimser. Vast Şefi Stoick'in oğludur Hıçkıdık, ancak babasının aksine yaratıcı düşünceleri ve sıra dışı fikirleri nedeniyle çoğunlukla göz ardı edilmiştir. Bir gün, kader Hıçkıdık'ı korkulan Gecenin Öfkesi ejderhası Dişsiz ile karşı karşıya getirir. Onu öldürmek yerine, Hıçkıdık ona yardım etmeye karar verir ve aralarında beklenmedik bir dostluk filizlenir.

Bu dostluk, yüzyıllardır süregelen geleneklere meydan okur, ancak aynı zamanda Vikingler ve ejderhalar arasında yanlış anlaşılmalarla dolu bir dünyaya da yeni bir bakış açısı kazandırır. Hıçkıdık'ın Dişsiz ile olan arkadaşlığı, ejderhaların aslında düşman olmadığını, aksine onların da birer dost olabileceklerini gösterir. Astrid gibi azimli ve hırslı arkadaşları ve köyün tuhaf ama bilge demircisi Gobber ile birlikte Hıçkıdık, karşılarına çıkan zorluklarla yüzleşir.

Ancak, tüm bu gelişmelerin ortasında, hem Vikingleri hem de ejderhaları tehdit edebilecek kadim bir düşman yeniden ortaya çıkar. Bu durum, Hıçkıdık'ın Dişsiz ile olan bağını daha da önemli hale getirir. Çünkü onların dostluğu, yalnızca kendi geleceklerini değil, aynı zamanda tüm Berk adasının geleceğini de etkileyecektir. Birlikte, onlara barış ve birlik getirecek yeni bir düzen kurma gayesiyle, dünyalarının sınırlarını aşarak uçarlar. Bu yolculuk, gerçek bir kahraman ve lider olmanın ne demek olduğunu onlara tekrar tekrar öğretir. Hıçkıdık ve Dişsiz, barışa giden bu kırılgan yolda beraberce ilerlerken, hem kendi hikayelerini hem de adanın tarihini yeniden şekillendirirler. Film, izleyicilere dostluk, cesaret ve değişim temasını güçlü bir şekilde hissettirir.